Gezilecek yerler konusunda oldukça zengin olan İstanbul ile ilgili daha önce sizlerle İstanbul ‘da Nereleri Gezmeli? başlığı ile İstanbul’un tarihi ve doğal güzelliklerini paylaşmıştık. Yüzyıllar boyunca imparatorluklara ev sahipliği yapan İstanbul turumuza kaldığımız yerden devam ediyoruz;
Türk ve İslam Eserleri Müzesi
İstanbul Türk ve İslam Eserleri Müzesi, Türk-İslam eserlerini topluca kapsayan ilk müzedir. Sultanahmet Meydanı’ndaki Pargalı İbrahim Paşa’ya ait olan İbrahim Paşa Sarayı içerisinde yer alıyor. Müzede, İslam dünyasının farklı köşelerinden gelmiş nadir sanat eserleri olan el yazmaları, cam eşyalar, taş ve pişmiş toprak eserler, metal ve seramik objeler sergileniyor. Müzenin bir bölümü de Türk günlük yaşamının yansıtıldığı etnografya koleksiyonuna ayrılmış durumda. Yaklaşık 33.000 eserden oluşan müze koleksiyonunda etnografya, maden, cam, seramik, halı, kilim, evrak, taş ve yazma eserler görülebilir.
İstanbul Arkeoloji Müzeleri
İstanbul Arkeoloji Müzeleri gezisi kapsamında müzenin muhteşem güzellikteki bahçesini ve bahçenin içinde yer alan üç ayrı binayı ziyaret etmek mümkün. Osman Hamdi Bey tarafından 1891’de İstanbul’da kurulan İstanbul Arkeoloji Müzeleri’nde Kuzey Afrika, Orta Asya ve Balkan eserlerini, Çinili Köşk Müzesi’nde Osmanlı ve Selçuklu Dönemi’ne ait çini ve seramik örneklerini, Eski Şark Eserleri Müzesi’nde ise İslam öncesi eserleri inceleyebilirsiniz.
Eyüp Sultan Camii ve Türbesi
İstanbul’un sahip olduğu en önemli dini yapılardan biri olan Eyüp Sultan Camii, dikdörtgen planda, mihrabı çıkıntılıdır
Sultan III. Selim Mevlevi olduğu için parmaklıkların üzerinde mevlevi sikkeleri bulunur. Dış avlunun caddeye açılan iki kapısı vardır. İç avlu 12 sütuna müstenit 13 kubbelidir. Avlunun ortası şadırvandır. Türbe tek kubbeli, 8 köşelidir. Türbe girişinde nakş-ı kadem-i saadet, sağında sebil bulunur.
Yeni Cami
Valide Sultan Camii olarak da bilinen Yeni Camii için inşa çalışmaları 1597 yılında başlamış ve 1665 yılında tamamlanmıştır. Yeni Camii III. Murad’ın eşi Safiye Sultan’ın emri ile yapılmış ve IV. Mehmed’in annesi olan Turhan Hatice Sultan’ın çabaları ve bağışı ile tamamlanarak ibadete açılmıştır.
Aya İrini Kilisesi
Aya İrini Kilisesi 6. Yüzyılda inşa edilmiştir. İstanbul’un en eski yapılarından biri olan kilise İstanbul’un fethinin ardından Topkapı Sarayı’na dahil edilmiştir. Aya İrini Kilisesi sahip olduğu akustik yapı nedeniyle günümüzde bazı müzik festivallerine de ev sahipliği yapmaktadır.
İstanbul’da bulunan, camiye çevrilmemiş en büyük Bizans kilisesidir.Türkiye’deki ilk müze çalışmaları Aya İrini’de başlamıştır. III. Ahmet döneminde Osmanlı İmparatorluğu’nun çeşitli yerlerinden gönderilen eserler Mecma-i Esliha-i Atika (Eski Silahlar Koleksiyonu) ve Mecma-i Asar-ı Atika (Eski Eserler Koleksiyonu) isimleri altında iki ayrı bölüm olarak Aya İrini’de toplanmıştı. Bu müze 1875’te Çinili Köşk’e taşındı.
Yıldız Sarayı
Yıldız Sarayı, Sultan III. Selim’in (1789-1807) annesi Mihrişah Sultan için yaptırılmıştır. Osmanlı padişahlarında II. Abdulhamit süresince kullanılan ana saraylardan biri olan Yıldız Sarayı, kasırlar, köşkler, seralar ve çeşmelerden oluşan bir kompleks şeklindedir.
Ortaköy Camii
Ortaköy Camii, aynı zamanda Büyük Mecidiye Camii olarak da adlandırılmaktadır. Sultan Abdülmecit tarafından, Mimar Nigoğos Balyan’a 1853 yılında yaptırılan caminin en ilgi çekici kısımları Abdülmecid’in kubbeye hat sanatıyla yazdığı Allah, Muhammed ve halifelerin isimleridir.